Kronik Sinüzit ve Nazal Polip nedir?
Kronik sinüzit burun ve başınızın içindeki boşlukların (sinüslerin) tedaviye rağmen üç ay veya daha uzun süre boyunca iltihaplanması durumunda ortaya çıkar.
Bu durum, mukusun normal olarak boşalmasına engel olur ve burnunuzu tıkar. Burnunuzdan nefes almak zorlaşır, genizde akıntı ve kötü koku oluşur ve göz çevrenizde şişlik veya hassasiyet hissedebilirsiniz.
Kronik sinüzit, sinüslerdeki büyümeler (nazal polipler) veya sinüslerinizin iç yüzeyinin (mukoza) şişmesiyle enfeksiyondan kaynaklanabilir. Kronik rinosinüzit olarak da adlandırılan bu durum hem yetişkinleri hem de çocukları etkileyebilir.
Kronik sinüzitin yaygın belirtileri ve semptomları şunları içerir:
- Burun akıntısı
- Boğazın arkasına akıntı (geniz akıntısı)
- Burun tıkanıklığı
- Burnunuzdan nefes almada zorluk
- Gözlerinizde, yanaklarınızda, burnunuzda veya alnınızda ağrı, hassasiyet ve şişlik
- Azalmış koku ve tat duyusu
Diğer belirti ve semptomlar şunları içerebilir:
- Kulak ağrısı
- Üst çenenizde ve dişlerinizde ağrı
- Öksürük veya sık boğaz temizleme
- Boğaz ağrısı
- Ağız kokusu
- Yorgunluk
Kronik sinüzit ve akut sinüzit benzer belirti ve semptomlara sahiptir, ancak akut sinüzit, genellikle soğuk algınlığı ile ilişkili sinüslerin geçici bir enfeksiyonudur. Kronik sinüzitin belirti ve semptomları en az 12 hafta sürer, ancak kronik sinüzit geliştirmeden önce birkaç akut sinüzit atağı yaşayabilirsiniz. Ateş, kronik sinüzitin yaygın bir belirtisi değildir, ancak akut sinüzit tablosunda görülebilir.
Birkaç kez sinüzit geçirdiniz ve bu durum tedaviye yanıt vermiyorsa, 10 günden fazla süren sinüzit belirtileriniz varsa, ilaç tedavisi ile belirtileriniz düzelmiyor veya ciddi bir enfeksiyona işaret edebilecek aşağıdaki belirti veya semptomlara sahipseniz hemen bir doktora görünün:
- Ateş
- Göz çevresinde şişlik veya kızarıklık
- Şiddetli başağrısı
- Alın şişmesi
- Bilinç bulanıklığı
- Çift görme veya diğer görme değişiklikleri
- Boyun Tutulması
Nazal (burun) polipleri olarak adlandırılan doku büyümeleri burun yollarını veya sinüsleri tıkayabilir.
Eğri bir septum (deviasyon) burun delikleri arasındaki duvar – sinüs geçişlerini tıkayarak sinüzit semptomlarını daha da kötüleştirebilir.
Kistik fibroz, HIV ve diğer bağışıklık sistemi ile ilgili hastalıklar burun tıkanmasına neden olabilir. Solunum sisteminizdeki enfeksiyonlar (en yaygın olarak soğuk algınlığı) sinüs muozasını kalınlaştırabilir ve mukus drenajını engelleyebilir. Bu enfeksiyonlar viral, bakteriyel veya fungal olabilir.
Saman nezlesi gibi alerjiler nedeniyle ortaya çıkan iltihap, sinüslerinizi tıkayabilir.
Kronik sinüzit riskini arttıran durumlar:
- Septumdevaiasyonu
- Burun polipleri
- Astım
- Aspirin duyarlılığı
- Diş enfeksiyonu
- HIV / AIDS veya kistik fibroz gibi bir bağışıklık sistemi bozukluğu
- Saman nezlesi veya başka bir alerjik durum
- Sigara dumanı gibi kirletici maddelere düzenli olarak maruz kalma
Komplikasyonlar
Kronik sinüzit komplikasyonları nadirdir, ancak şunları içerebilir:
- Görme problemleri.Sinüs enfeksiyonunuz göz yuvanıza yayılırsa, görme azalmasına veya kalıcı olabilecek körlüğe neden olabilir.
- Nadiren, kronik sinüzitli kişilerde beyin ve omuriliği çevreleyen zarlarda ve sıvıda iltihaplanma (menenjit), kemiklerde enfeksiyon veya ciddi bir deri enfeksiyonu gelişebilir.
Kronik sinüzit olma riskinizi azaltmak için şu adımları uygulayın:
- Üst solunum yolu enfeksiyonlarından kaçının. Soğuk algınlığı olan insanlarla teması en aza indirin.
- Özellikle yemeklerden önce ellerinizi sık sık sabun ve suyla yıkayın.
- Alerjilerinizi kontrol edin. Semptomları kontrol altında tutmak için doktorunuzla birlikte çalışın. Mümkün olduğunca alerjik olduğunuz şeylere maruz kalmaktan kaçının.
- Sigara dumanı ve kirli havadan kaçının. Tütün dumanı ve hava kirleticileri ciğerlerinizi ve burun kanallarınızı tahriş edebilir ve alevlendirebilir.
- Nemlendirici kullanın. Evinizdeki hava kuruysa, sıcak havaya nem eklemek sinüziti önlemeye yardımcı olabilir.
- Düzenli, kapsamlı temizlik ile nemlendiriciyi temiz tuttuğunuzdan ve küflenmediğinden emin olun.
Nazal polipler burun içindegeçişlerinizin veya sinüslerin iç yüzeyinde yumuşak, ağrısız, iyi huylu, üzüm benzeri büyümelerdir. Kronik iltihaplanmadan kaynaklanırlar ve astım, tekrarlayan enfeksiyonlar, alerjiler, ilaç duyarlılığı veya belirli bağışıklık bozuklukları ile ilişkilidirler.
Küçük nazal polipler semptomlara neden olmayabilir. Daha büyük büyümeler veya salkım halen gelen nazal polip grupları, burunu tıkayabilir ve solunum problemlerine, koku alma duyusunun kaybolmasına ve sık enfeksiyonlara yol açabilir.
Burun polipleri herkesi etkileyebilir, ancak yetişkinlerde daha yaygındır. İlaçlar genellikle nazal polipleri küçültebilir ancak bazen bunları temizlemek için ameliyat gerekir.
Nazal polipler, 12 haftadan uzun süren burun ve sinüs mukozalarında tahriş ve şişlik (iltihaplanma) ile ilişkilidir (kronik sinüzit).
Bununla birlikte, nazal polipler olmadan da kronik sinüzit olması mümkündür.
Nazal poliplerin kendileri yumuşaktır ve ağrısızdır, bu nedenle küçüklerse, onlara sahip olduğunuzun farkında olmayabilirsiniz. Birden fazla büyüme veya büyük bir polip, burun ve sinüslerinizi tıkayabilir.
Nazal polipli kronik sinüzitin yaygın belirti ve semptomları şunları içerir:
o Burun akıntısı
o Kalıcı burun tıkanıklığı
o Geniz akıntı
o Azalmış koku alma duyusu
o Tat duyusu kaybı
o Yüz ağrısı veya baş ağrısı
o Üst dişlerde ağrı
o Alında ve yüzde baskı hissi
o Horlama
o Sık burun kanaması
Belirtileriniz 10 günden fazla sürerse doktorunuza görününüz. Kronik sinüzit ve nazal polip semptomları, soğuk algınlığı da dahil olmak üzere diğer birçok durumla benzerdir.
Aşağıdakilerle karşılaşırsanız ise derhal acil tıbbi yardım isteyin:
o Ciddi nefes darlığı
o Belirtilerinizin aniden kötüleşmesi
o Çift görme, azalmış görme veya gözlerinizi hareket ettirmede kısıtlılık
o Göz çevresinde şiddetli şişlik
o Yüksek ateş veya başınızı öne eğmeme ile birlikte artan şiddetli baş ağrısı
Polipli kişilerin, polip olmayanlara göre farklı bağışıklık sistemi tepkilerine ve mukoza zarlarında farklı kimyasal belirteçlere sahip olduğuna dair bazı kanıtlar vardır.
Nazal polipler her yaşta oluşabilir, ancak en çok genç ve orta yaşlı yetişkinlerde yaygındır.
Nazal polipler, sinüslerinizin veya burun geçişlerinizin herhangi bir yerinde oluşabilir, ancak genellikle gözlerinizin, burnunuzun ve elmacık kemiklerinizin yakınındaki sinüslerin hepsinin burnunuza boşaldığı bir kavşak bölgede ortaya çıkarlar.
Enfeksiyon veya alerji gibi burun yollarınızda veya sinüslerinizde uzun süreli tahriş ve şişliği (iltihaplanma) tetikleyen herhangi bir durum, burun polipleri geliştirme riskinizi artırabilir.
Genellikle nazal poliplerle ilişkili durumlar şunları içerir:
o Hava yolunun şişmesine (iltihaplanmasına) ve daralmasına neden olan bir hastalık olan astım
o Aspirin hassasiyeti
o Havadaki mantarlara alerji
o Kistik fibroz, vücutta anormal derecede kalın, yapışkan sıvılara neden olan genetik bir bozukluktur.
o Churg-Strauss sendromu (polianjit ile birlikte eozinofilik granülomatoz), kan damarlarının iltihaplanmasına neden olan bir hastalıktı
o D vitamini eksikliği ve
genetik geçmişiniz de bir rol oynayabilir.
Nazal polipler, normal hava akışını ve sıvı drenajını bloke ettiklerinden ve ayrıca gelişimlerinin altında yatan uzun süreli tahriş ve şişlik (iltihap) nedeniyle komplikasyonlara neden olabilirler. Olası komplikasyonlar şunları içerir:
o Tıkayıcı uyku apnesi. Bu, uyku sırasında sıklıkla durup nefes almaya başladığınız potansiyel olarak ciddi bir durumdur.
o Astım alevlenmeleri. Kronik sinüzit astımı kötüleştirebilir.
o Sinüs enfeksiyonları. Nazal polipler, sizi sıklıkla tekrarlayan sinüs enfeksiyonlarına karşı daha duyarlı hale getirir.
Aşağıdaki uygulamalarla nazal poliplerin tekrarlama olasılığını azaltmaya yardımcı olabilirsiniz:
o Alerjileri ve astımı kontrol edin. Doktorunuzun tedavi önerilerini izleyin. Belirtileriniz iyi kontrol edilmiyorsa, tedavi planınızı değiştirmek için doktorunuzla konuşun.
o Nazal irritanlardan kaçının. Mümkün olduğunca, burnunuzda şişme veya tahriş yapma ihtimali olan havadaki maddeleri solumaktan kaçının.